Ah bir kadın olsam!..
Bazen erkeklerden duyarsınız “ben kadın olacaktım ki, neler neler yapardım”Yahu neler yapardın sahi?
Kadın olmak çok farklı, çok matah bir şeymiş gibi bahseder durur erkekler, önemli olanın insan olmak olduğunu unutarak.
Sanki kadın olmak, her kapıyı açan bir anahtarmış gibi.
Evet, erkekler kadın olmanın her kapıyı açacağı gibi, yanlış ve saçma bir fikre sahiptirler.
Gelin isterseniz, iş başvurularında yaşananlara bir göz atalım ve bakalım durum gerçekten de böyle miymiş?
Düşünün bir kere bir iş görüşmesinde kadınla erkeğin karşılaştırması yapılırken; bilgi birikimi, iş tecrübesi, özetle yeterlilik anlamında eşit olsalar dahi, kesinlikle tercih edilen taraf erkek aday olacaktır.
Nedenlerine gelince;
Düzenli bir aile hayatının, yine düzenli bir iş hayatını getireceğinden yola çıkarak, erkek adayın evli ve çocuk sahibi olması istenirken, kadın adayın bekar olması arzu edilir ve hatta bu kadınopolus-dinozorusların evlenmeyi düşünmeyenleri en makbul olan türüdür ve hatta mümkünse evde kalsındır. J
Böylece kadın; Pazara değil mezara kadar aynı iş yerinde itaatle çalışmaya devam edecek, gerek evin yükü, gerek evliliğin sorunları ve sorumlulukları, gerekse de muhtemel bir hamilelik dolayısıyla iş-verim kaybı veya değişiklikler o iş yerinde asla yaşanmayacaktır.
***
Evli misiniz, bekar mı, peki ya çocuk düşünüyor musunuz?
Bir iş görüşmesindeyiz, kadının medeni durumu mercek altına alınmaya başlanır, örneğin evliyse, işte tam da bu noktada özel yaşama müdahale başlar, önce çocuk yapıp yapmayacağı sorulur kadına.(Ee!.. evlendim ki çocuk yapacağım, belki de yapmayacağım, eşimle bir konuşmam lazım, bunu henüz ben bile bilmiyorken, size nasıl yanıt verebilirim).
Özel yaşama müdahale devam etmektedir (dikkat!! mülakatı yapan kişi yatak odanıza girdi bile);
Eğer çocuk yapacaklarsa yaklaşık bir yıl önceden iş yerine haber vermeleri talep edilir. Bütün bu saygısız sorulardan sonra, hamilelik ve bebek ihtimalinden dolayı kadın aday görüşmeye %50 geriden başlar.
Yıllar önce bir iş görüşmesine gittiğimde işveren bana “yeni evlisiniz, ne zaman çocuk yapmayı düşünüyorsunuz, olası bir hamilelik riskinizden dolayı 49 puan kırdım, görüşmeye % 51’ le başlıyorsunuz” demişti, bizzat başıma gelen bu hak ihlalini pek çok kadın gibi ben de yaşadım, yalnız, neden 50 değil, 40 değil de 49 puan kırdığınıysa, hala merak ederim.
***
Diyelim ki kadın aday, diğer tüm erkek adaylardan daha üstün özelliklere sahip, dolayısıyla işe alınma konusunda daha öndeyse ve adayımız bekar bir kadınsa,
Bu durumda da gelen soru şöyledir “evlenmeyi düşünüyor musunuz” (Haydaaa !!..şimdi bu nasıl bir sorudur, kim bilebilir, henüz ortada belki bir aday bile yokken)
Hemen ardından; “ne zaman evlenmeyi düşünüyorsunuz” türünden saçma sorularla mülakat devam eder.
Aslına bakarsanız iş görüşmesinde adeta kadının özel hayatı sorgulanmaktadır.
Israrla kadının gelecek 5 yıllık kalkınma planında evliliğin olup olmadığı öğrenilmeye çalışılır.
Bir dakika sonrasını bilemeyeceğimiz bu fani dünyada, her türlü dalgalanmanın yaşandığı ve yarınımızı tahmin edemediğimiz bir ülkede, bu kadın ne desin şimdi.
Düşünceme göre en iyi cevap; “önümüzdeki 5 yıl içinde kim öleee kim kala..” olmalıdır J
Sorulan sorular ve alınan cevaplarla her şey ortadadır zaten; pozisyona tercih edilen kişi erkek aday olacaktır.
Beyler hala “ah bir kadın olsam” diyor musunuz?
***
Sevgiliniz var mı?
İş görüşmelerinde özellikle dikkat edilmesi gereken tehlikeli bir durum vardır;
Kadın aday olarak bir iş yerine başvurdunuz, bekarsınız ve görüşme esnasında sevgilinizin olup olmadığı soruluyorsa, bulunduğunuz yeri en kısa sürede, uygun bir şekilde terk etmenizi şiddetle öneririm.
Her şey bir kenara, evli misin, çocuk var mı, yapmak istiyor musunuz soruları, sevgiliniz olup olmadığı sorusu karşısında son derece masum kalacaktır.
Böyle bir soru karşı tarafın sizin üzerinizde farklı niyetleri olduğu anlamını taşır, arkanıza bakmadan oradan uzaklaşın.
Yok eğer;
“Ben çetin cevizim, baş edebilirim, her kuşun eti yenmez, anasından doğduğuna pişman ederim, ayrıca bu işe ihtiyacım var” diyorsanız, başınıza gelebilecek olası taciz, baskı, ima ve göz hapislerine göğüs germeniz gerekebilir.
***
Hani erkekler diyorlar ya, “Kadın olmak her kapıyı açan bir anahtardır” diye;
Hadi diyelim ki doğru!! kapı açıldı ve içeri girdiniz, peki ya sonrası, içeride neler olacak, nelerle karşılaşılacak, nelere göğüs gerilecek, kimlerle mücadele edilecek..
Düşünün bir; çilingir de her kapıyı açabilir, peki ya açtığı kapıdan içeri girebilir mi?
Kıssadan hisse; bilinmelidir ki, kapıyı açmak değil, içeriye girebilmek ve içeride sağlıkla kalabilmektir marifet olan.
Sağlıkla ve mutlulukla kalın, hoşçakalın ASK
608
hit